ZAHMET OLMADAN RAHMET OLMAZ
İslam dünyasında her yıl manevi bir iklimin hüküm sürdüğü ve ramazan bayramıyla sona eren üç ayların tüm inananlar kalbinde büyük bir öneme sahiptir.
Müslüman ruhani mutluluklarin maddi saadetlerden daha kıymetli ve daha üstün olduğunun farkındadır.Yağmurun ilkbahardan önce gelip,yeryüzünü tozlardan temizleyen manasına gelen ramazan ayına hazirliktir.Ramazan ayında manevi kirliliğin ve kalbin yağmurun yeri yıkayıp temizlediği gibi kalbi ve bedeni günahları temizler..”Umulur ki siz, bu ibadet vasıtasıyla muttakiler zümresine dahil olursunuz.Çünkü oruç muttakilerin alametidir.”ayetiyle mümin üç aylarda manevi yönden kendini başında rahmet, ortasında mağfiret ve sonunda cehennem azabından kurtuluşa vesile olan ramazan orucuna hazırlar.Hz peygamber “Hz İbrahim'in sahifeleri ramazan ayının ilk gecesinde indi ,Tevrat altısında indi Kuranı Kerim ise yirmi dördünde inmiştir.”beyanıyla insanlığa rehber olan Kelamullahın bin aydan daha hayırlı olan kadir gecesinde indiği müjdesini vermistir.
Bütün bu müjdelere mazhar olan müslüman gözünü, kulağını ve diğer azalarını uygun olmayan işlerden korumalıdır.Öyleyse kalbi Allah korkusuyla dolu olanlar bu ayda inen İlahi emirlere uyarak helal ve haramı gözetirler.Onlar toplumda ve yalnız başlarına iken bile Allah'a hesap verme şuuru içinde yaşarlar.
”Hiçbir kimsenin kimseden yana birşey ödeyemeyeceği kimseden bedel kabul olunmayacağı kimseye şefaatin fayda vermeyeceği inanmayanlara yardım da edilmeyeceği bir günden sakının.”uyarısıyla hesaba çekilmeden önce kendimizi hesaba çekelim.
Hanifi Özaslan Din Hizmetleri Uzmanı