DİDİM BAROSU AVUKATLARI 2024-2025 ADLİ YIL AÇILIŞINDA BASIN AÇIKLAMASI YAPTI

Hukukun üstünlüğü, bireylerin hak ve özgürlüklerini koruyan en önemli ilkedir, Bu ilkenin korunmasında en büyük görevlerden biri, savunma mesleğini icra eden biz avukatlara ve barolara düşmektedir.

DİDİM BAROSU AVUKATLARI 2024-2025 ADLİ YIL AÇILIŞINDA BASIN AÇIKLAMASI YAPTI Didim Barosu Avukatları2024-2025 Adli Yıl açılışında basın açıklaması yaparak Yeni Adli Yılın hayırlı olmasını diledi,Yapılan basın açıklamasında avukatlar; “Saygıdeğer Cumhuriyet Başsavcım, Yönetim Kurulu Üyesi Arkadaşlarım Değerli Avukat Meslektaşlarım, Kıymetli Basın ve Emniyet mensupları;  Bugün, 2024-2025 Adli Yil açılıs töreni vesilesiyle bir aradayız. Hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyoruz.  Her yil bu kürsülerde yargı bağımsızlığının, hukukun üstünlüğünün ve hukuk devletinin Önemini vurguluyoruz Adaletin, avukatlık mesleğinin meslektaşlarımizin kronikleşmiş sorunlarını ve bu sorunlarin çözümleri için ve temennilerimizi dile getirerek yeni adli yila merhaba diyoruz Ancak bu sorunların çözümüne ilişkin somut bir adım atılmaması bir yana, maalesef gün geçtikçe eklenen yeni sorunlar ile karşı karşıya kalıyoruz.  Bilindiği üzere; adalet, bir toplumun temeli ve huzurun güvencesidir. Hukuk, yalnızca maddi dünyayı düzenlemez; aynı zamanda vicdanların ve toplumların huzurunu teminat altına alır.  Hukukun üstünlüğü, bireylerin hak ve özgürlüklerini koruyan en önemli ilkedir, Bu ilkenin korunmasında en büyük görevlerden biri, savunma mesleğini icra eden biz avukatlara ve barolara düşmektedir. Hukukun üstünlüğünü, insan haklarinı savunmak ve korumak, adaletin herkes için erişilebilir olmasını sağlamak bizim asli görevlerimizdendir. Avukatlık Kanunu'nun 1 inci maddesinde açıkça belirtildiği üzere; avukatlık kamu hizmeti ve serbest bir meslektir. Avukat, yarginin kurucu unsurlarindan olan bağımsız savunmayı serbestçe temsil eder. Bu maddeye rağmen biz avukatlar görevlerimizin ifasI sebebiyle müvekkillerimiz ile özdeştirilerek uyuşmazlığa tarafmışız gibi algilanmamız yürüttüğümüz davaların konusuna göre etiketlenmemiz gibi birçok sebeple, fiziksel ve psikolojik saldırılara, baskılara Ve tehditlere maruz kalmaktayız Ancak dün olduğu gibi bugün de, adliyelerde bürolarımızda, haciz mahallerinde ve gündelik yaşamlarımizda cana izin vermeyeceğimizi, tüm bu saldirilara kars dahi mesleğimizin icrasi sebebiyle karşilaştığımiz saldirilarin sıradanlaştırılmasına birlik ve beraberlik içerisinde karşı duracağımiz1 ve bu onurlu mesleği ifa etmeye devam edeceğimizi bir kez daha ifade etmek isterim Unutulmamalıdır ki, savunma hakkı kutsaldır ve adaletin olmazsa olmazıdır. Geçen yildan bu yana yaklaşık 20 bin yeni meslektaşımız aramıza katılmıştır. Yakın zamanda üilkemizde 200 bine ulaşan avukat sayiları konuşulacaktır. Her meslektaşımızın adalete, hukuka ve mesleğimize katkı sunduğunu biliyoruz,. Ancak, faal olan 90 civarinda hukuk fakültesi ve öğrenci kontenjanlarının fazlalığı, kaliteli bir hukuk eğitimi verilmesini orlaştırmakta ve mesleki sayginliğin günden güne azalmasına sebep olmaktadir. Bu yıl ilk kez uygulanacak olan Hukuk Mesleklerine Giriş Sinavi'nin sonuçlarını hep birlikte göreceğiz. Ancak avukatlık mesleğinin sürdürülebilirliği açısindan, bu sinavdan ayrı bir avukatliğa giriş sinavı uygulamasının, kota ve/veya sayı sinirlamasınin bir an önce getirilmesi gerektiği ortadadır.  Son yillarda yaşanan ekonomik sorunlar, toplumun her kesimini olduğu gibi meslektaşlarımızı ve barolarımızı da derinden etkilemiştir. Yüksek kira bedelleri, Bağkur ve SGK primleri, vergi ve harçlar, büro giderlerinin fazlalığı gibi sebeplerle birçok meslektaşımız maddi zorluklar yaşamaktadır. Her geçen gün çıkarilan yasal düzenlemeler ile Meslek alanlarımız sürekli olarak daraltılmaktadır. Mesleki faaliyet alanlarımızın daraltılmadığı, genişletildiği ve güçlendirildiği bir adli yıl istiyoruz. Kişisel verilerin korunması kanunu kapsamında; bağımsız savunmayı, adil yargilanma ve adalete erişimi engelleyen hükümlerin bir an önce düzeltilmesi gerekmektedir. Savunmasinin E kısıtlanmadığı bir adli yil olsun istiyoruz. he kazanmas amecianmt eret aureleri aza Toktad? Hiçbir sosyal güvencesi olmayan ve hiçbir kamu desteği verilmeyen Stajyer avukatların, günden güne artan giderler karşisında çaresiz kalan Genç avukatların, uygun çalışma ortamları oluşturulmayan Engelli avukatların, özlük hakları verilmeyen ve çalisma sartlari zorlaştrılan Kamu avukatlarının, aldığı aylik ile geçinemeyen emekli avukatlarin sorunlar dahil olmak üzere, meslektaşimıizın ve avukatlığın daha bir çok sorunlarınin ivedi olarak çözümü taleplerimizi bugüne kadar pek çok platformda ifade ettik. ifade etmeye de devam edeceğiz. eonem,   CMK kapsaminda verilen avukatlık hizmetleri karşılığında ödenen üicretler, verilen hizmetin karşılığı olmadığı gibi bu durum angarya yasağına da aykırı bir hal doğurmaktadir. Bu adaletsizliğin giderilmesi adına, CMK görevlendirmeleri kapsaminda ödenecek ücretlerin Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine esitlenmesi gerektiğini, bununla birlikte birikmis Adli yardim üicretlerinin gecikmeksizin ödenmesi konusunda ivedi çözůmler getirilmesi gerektiğini tekraren ifade etmek istiyoruz.  remel. Avukatlık hizmetinin bir kamu hizmeti olmasına rağmen, KDV oranlarının artırilması da mesleğin sürdürülebilirliğini zorlaştıran başka bir unsurdur. Bu bağlamda, KDV'nin kaldirılması veya en azından düşürülmesi gerektiğini ifade etmek isterim. Avukatlık hizmetleri, adalete erişimin teminatdir ve bu hizmetin vergi vükünün arttırilması, toplumun genelinde adalete erişimi engellediği gibi adalet duygusunu da zedelemektedir.  En son 27 Nisan 2024 tarihinde, Ankara'da binlerce meslektaşımızla yan yana "Büyük Savunma Mitingi"nde mesleğimizin ve meslektaşımızın sorunlarin haykırarak, sorunlarımızın çözümü konusundaki önerilerimizi ve taleplerimizi ilettik. Taleplerimizin karşılık bulduğu, sorunların çözüldüğü bir adli yıl istiyoruz.  Yargı harçları ve yargl masraflarının aşırı yükselmesi, yargılama süreçlerinin yllarca sürmesi, vatandaşların adalete ve avukata erişim hakkını olumsuz yönde etkilenmektedir. Adalet Teşkilatınin Güçlendirme Vakfina ait keşiflerde kullanılan araçların ulaşım ve bekleme ücretlerinin, ticari taksilerden bile pahalı olduğunu da burada özellikle ifade etmek isterim. Dağ gibi yargı masrafları ile boğuşan atandaşın üizerine nasil belirlendiğin i anlayamadığımız araç ücretlerinin de yüklenmesini kabul etmek mümkün değildir.  6100 Saylı Hukuk Muhakemeleri Kanununun yasalaşması ve Bölge Adliye Mahkemeleri'nin kurulması ile yargilamaların hız kazanması amaçlanmıştı Ancak gelinen noktada, ilk derece mahkemelerindeki yargı süreleri azalmadığı gibi, istinaf Mahkemelerine giden dosyalarin incelenme süreleri, önceki yillardaki Yargitay temyiz sürelerini aratır hale gelmiştir. Bu durum, hem hak arayişındaki vatandaşlar hem de avukatlar için büyük bir sorun teşkil etmektedir. isabetli olsa da geciken adalet zulümdür"  Unutulmamalidir ki "Adaletin en kötüsü geç tecelli edenidir. Sonunda hüküm Toplumsal sözleşme olan ANAYASA; tüm hak ve özgürlüklerin, Hukukun üstünlüğünün, yargı bağımsızlığının, kuvvetler ayrılığının en önemli teminatıdır, Hukuk devletinin olmazsa olmazıdır.  Ne yazik ki son dönemde Anayasa'nin 153 üncü maddesinde bulunan; "Anayasa Mahkemesi kararları yasama, yürütme ve yargı organlarini, idare makamlarınl, gerçek ve tüzel kişileri bağlar" seklindeki açık hükme rağmen, Anayasa mahkemesince verilen hak ihlali kararları Yargitay ve ilk derece mahkemelerince dahi sorgulanır, yasama organinca da gözardi edilir hale gelmiştir. instagram yasağ gibi vasal dayanaktan yoksun kararlar ile temel hak ve özgürlükler klsitlanmaktadi, Atl suçun cezasi tutuklamayi gerektirmese de Verilen tutuklara kararlarına karşı Yarginin üç sac ayağından biri olan avukatlara  yönelen fiziki aldirl ve baskilar neticesinde, failler çoğunlukla tutuksuz yargılanmaktadır. Bu yönüyle vatandaşların hukuka ve adalete olan güveni sarsilmakta, toplumsal açıdan kapanmaz yaralar oluşmaktadır. Hukuk, herkes için din, dil, Irk, cinsiyet, siyasi düşünce gibi hiçbir ayrım gözetilmeksizin eşit uygulanmak ve belirli olmak zorundadır. Unutulmamalıdır ki; Adalet kutup yıldızı gibi yerinde durur ve geri kalan herşey onun çevresinde döner". Hukuk devletinin hakim olduğu bir adli yıl istiyoruz.  Kadin cinayetleri, kadına ve çocuğa yönelik şiddet olayları hepimizi derinden yaralamaktadır. Bu tür vakalar, toplumun vicdaninda onarılmaz yaralar açarken hukuk sistemine olan güveni de zedelemektedir. Kadinların ve çocukların güven içinde yaşama hakları, insan hakları bağlamında korunmalı ve güçlendirilmelidir. Yilarca emek verilerek elde edilen istanbul Sözleşmesi gibi kazanımların bir gecede kaybedilmemesi gerektiğine inanıyoruz. insan hakları ihlalleri, düşünce ve ifade özgürlüğünün sınırlanması, bireylerin temel hak ve özgürlüklerinin korunmasını zayıflatmakta ve toplumda adaletsizlik algisını derinleştirmektedir. Çevreye verilen zararlar da günümüzün en büyük sorunlarindan biri haline gelmiştir. Doğal kaynakların tükenmesi, iklim değişikliği ve çevre kirliliği, yalnızca bugünkü nesilleri değil, gelecekteki nesilleri de doğrudan etkilemektedir. Çevreye zarar veren faaliyetlerin hukuka uygunluğunu sorgulamak, doğanın ve hayvanlarin haklarını savunmak ve sürdürülebilir bir gelecek için çevre hukukunu güçlendirmek hepimizin görevidir.  Keza yakın bir zamanda çcikarılan Hayvan Hakları Kanunu kapsamindaki uygulamaları "her canlinın yaşam hakkının varlığ'" bilinciyle takip edeceğimizi buradan da ifade etmek isteriz.  Hukuk, sadece kanunları uygulamak değil, insan onurunu ve haklarını koruma sanatyla topluma işik tutmaktır. Bu yolda yürürken adaleti hepimize rehber kılalım.  Hepimizin malumu olduğu üzere; geçen sene 6 $ubat 2023 tarihinde maalesef üikemiz daha önce görülmemis büyüklükte bir deprem felaketi yaşadı. Binlerce insanimiz ve meslektaşlarımizı ne yazık ki kaybettik. Hepsini buradan rahmetle anyor, Yakınlarına ve ülkemize tekrar sabrlar diliyorum. Bölgedeki sorunlarin çözümlenmesi ve benzer acıların tekrarlanmaması için alinmast gereken tüm önlemlerin ivedi alınmasinı umut ediyoruz.  Bu bağlamda Aydin ilinde yllardr yapilması beklenen adliye binast konusu maaleef vine belirsizlik içinde sürüklenmektedir. Mevcut adliye binasının fiziki kapasitesinin yetersiz olmasi ve 1. derece deprem bölgesinde ve riskli bir yapı durumunda bulunmast, acilen yeni bir binanın inşa edilmesini orunlu kilmaktadır. Adalet Bakanımızin Mart ayinda Baromuza gerçekleştirdiği ziyarette, adliyenin yerinin belirlenmesi ve binanin inşasi konusunda ivedilikle hareket edileceği ifade edilmiş ancak halen bu konuda somut bir adım atılmamıştır. Olası deprem halinde gerek 6 $ubat 2023 tarihinde ve gerekse öncesinde gerçekleşen depremlerde yaşanan aciların bir daha yaşanmaması için Adliye binasınin güvenlik ve standartlar açısindan uygun hale getirilmesi konusunda acil bir tutum sergilenmesi gerekmektedir.  Kendi sorunlarımıizın varlğıyla beraber, Hakim ve Savcılarımızın, adliye personellerinin ve kolluk kuvvetlerinin sorunlarınin ve sorumluluklarının da farkındayz. Fiziki sartların adaletin tesisini sağlama noktasından çok uzak olduğu, hakim, savcı ve adliye personeli sayilarının artan iş yükü karşısında yetersiz kaldığı açiktır. Bu sorunlarin da mesleğimizin icrasinda bizim için sorun teşkil ettiği açıktr.  Adaletin tesisi ve yurttaşın hakkını korurken yaşanılan tüm sorunlara, baskılara fiziksel siddete rağmen, gece gündüz demeden fedakarca, onurla görevini yerine getirmeye çcalişan adalet savaşçısi avukat meslektaşlarıma, yine bu bilinçle hareket eden Hakimlerimize ve Cumhuriyet Savcilarımıza, adliye ve baro personellerimize ayrı ayrı teşekkür ediyoruz  Karşılaştğimiz tüm zorluklara rağmen, hukukun üstünlüğünü ve insan haklarını savunmaktan asla taviz vermeyeceğimizi, Atatürk ilke ve inkilaplarina bağl kalarak, adaletin herkes çcin erisilebilir e herkese eşit dağitilmast için mücadeleye devam edeceğimizi, adaletin bağımsız yarginın, bağımsiz ve etkin savunmanin tesisi için Aydin Barosu olarak tüm meslektaşlarımizla birlikte çalişmaya devam edeceğimizi kamuoyuna duyururuz. Yeni adi yilin ülkemiz Ve hepimiz için sağlık, başarı ve adalet getirmesini diliyoruz.  Unutulmarnalidir ki; Adalet, insan vicdaninin sesi; hukuk ise bu sesi yankılayan evrensel bir dildir.  Saygılarımizla.” İfadelerini kullandılar. HÜRAYDIN HABER