DİDİM DERNEĞİ “3 İMAR PLANININ TAKİPÇİSİYİZ”

"Didim'in daha iyi yatırımlara ihtiyacı var"

Didim Derneği Başkanı Filiz Çelik Hekimoğlu, düzenlediği basın toplantısında ilçede Özelleştirme İdaresi Başkanlığında sürdürülen ve dava konusu olan imar planlarıyla ilgili son gelişmeleri paylaştı. Hekimoğlu; "Didim'in daha iyi yatırımlara ihtiyacı var" dedi.

Didim Derneğinin ofislerinde düzenledikleri basın toplantısında Didim Derneği Başkanı Filiz Çelik Hekimoğlu’na dernek yöneticileri de eşlik etti. Dernek Başkanı Hekimoğlu, ilçeye sevdalı kişiler olarak ilçenin doğasını ve havasını korumaya çalıştıklarını ifade ederek, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nda sürdürülen 3 imar planındaki gelişmelere değinerek, çalışmaların yakın takipçisi olduklarını söyledi.

“YÜRÜTMEYİ DURDURMA ALDIK”

Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından onaylanan üç tane imar planı olduğunu söyleyen Dernek Başkanı Hekimoğlu; "Üç imar planı da tarafımızca incelendiğinde içerisinde kusurların olduğunu, bazı eksikliklerin olduğunu gördük ve biz bunu bilim insanları da karara varsın diye yargıya taşıdık. Her üç davanın da keşfi aynı gün geçmiş dönemlerde yapılmıştı. Her üç davanın bilirkişi incelemeleri de tamamlandı ancak savcının mütalaasını bekledik. Danıştay Başsavcılığı tarafından henüz karara bağlanmadı ancak bilirkişinin hazırladığı raporlar doğrultusuna Danıştay Savcılığı da aynı konulara değindiğinden büyük bir olasılıkla imar planlarının iptalini biz bekliyoruz. Önemli olan gelecek olan yatırım kararlarının mevzuatlarımız dahilinde hazırlanması ve Didim'in daha sağlıklı bir şekilde geleceğe taşınması. O üç imar planı konusundan bahsetmek istiyorum. Biri mavi şehirdeydi, eski adıyla 1280 parsel diye biliniyordu. Hisar Mahallesi'nde bulunan bu alanda yüz binlik ölçekte de değişikliğe gidilmişti. İlk başta emsal 0.67, yani size yüz metrekarelik bir yeriniz varsa altmış metrekarelik inşaat yapma hakkı veriyordu. Biliyoruz ki Didim'de böyle bir inşaat hakkı yok artık. Konut genişleme alanlarında emsal otuz tanımlanmış vaziyette. Turizm Bakanlığı'nın bu yirmi beş binlikteki öngörüsünü Didim Belediyesi de uyguluyor ve kentin bu şekilde gelişmesi hem merkezi idarenin hem de yerel idarenin ortak kararıyla alınmış bir karardı. Ama özelleştirme idaresi bu noktada farklı bir karar getirmişti. Bu yargıya taşındıydı. Bu kapsamda plan değişikliği açıklama raporunda herhangi bir veriye yer verilmemiş olması teknik ve nesnel, bilimsel bir tarif yapılmamış olması yine alan niteliklerindeki benzersizlik tartışan bir analiz çalışmasının bulunmamasından da rapor niteliği açısından önemli bir eksikliktir diyor. Biz hep şunu söyleriz. Plana, sadece kağıda bakmayın Plan, plan raporuyla bütündür deriz. İtiraz nedenlerimiz de aynı şeylerin bilirkişiler tarafından da ve savcı tarafından da dile getirilmesi bizim için kayda değer önemli bir gelişme. Biz burada yürütmeyi durdurmayı o yüzden ivedilikle istememizin nedeni budur bin yüz parselde ne yazık ki yürütme durdu mu almadı; almadığı için imar uygulaması gördü."

“DAVA RET EDİLDİ”

İddialarının, planın sağlıklı olmadığı yönünde olduğunu söyleyen Hekimoğlu; "Bilirkişi, 1100 parseli değerlendirdiğinde, dava konusu nazım ve uygulama imar planı değişikliğine ilişkin tek bir plan, açıklama raporu bulunmakta olup söz konusu raporda planlama sürecine ilişkin mevzuatın tanımladığı araştırma, veri, bilgi toplama, analiz, sentez ve plan kararlarının oluşturulmasına yönelik izlenen yönetime ait teknik ve neslel bilimsel bir açıklama ve değerlendirmeye yer verilmediğinden, yani aslında planı çok da bildiğiniz doğru şeylere dayandırılmadığından diyor. Bu hususun mevzuat açısından önemli bir eksiklik olduğuna dikkat çekiyorlar. Bu durumun plan sürekliliğini ve bütünlüğü açısından sakıncalar doğurduğunu söylüyor. Ama neticede planın kendi içerisinde bir tutarlılığı olduğunu açıklanan nedenlerle davanın reddine karar verilmesini istiyor. Dava henüz sonuçlanmadı. Bizim iddialarımızın bilirkişiler tarafından da dile getirilen aslında planın çok da sağlıklı olmadığını düşündürüyor" dedi.

“MANASTIR KOYUNDA PLANLAR BİRBİRİNE UYMUYOR”

Manastır Koyu diye bilinen bölgenin çok önemli olduğunu hatırlatan Başkan Hekimoğlu; "Manastır Koyu gerçekten Didim'in can damarlarından biri ve herkesin çok sevdiği koylarımızdan biri. Turizm Bakanlığı'nın bu bölgeyle ilgili bir tasarrufu vardı biliyorsunuz. Emsal 0.10 demişti. Yine hatırlatmak istiyorum. Emsal 0.10 ne demektir. Yüz metrekarelik bir yeriniz varsa atıyorum on metrekarelik inşaat hakkınız var. İşte özelleştirme idaresi burada satışı cezbedecek. Kıyı bölgesindeki yatırımların bir an önce cazip hale gelmesini sağlayacak bir karara imza atıyor, planlarda ve emsal 0.50 diyor. İnşaat hakkının beş kat arttırıyor. Dava bizim o dönem hani gerçekten karşılaştığımız konulardan biri ki kaç tane davamız var? Benim bildiğim herhalde 13-14 tane dava var. Yöntemlerden bir tanesi ehliyet yönünden reddi isteniyor. Derneğin dava açma hakkı yok deniliyor. Üst mahkemeye gittik. Üst mahkemeye hayır dava açma hakları var dedi. Tekrar döndü falan böyle idareler biraz zaman kazanıyor. Bu ortaya bir şey atıyor. Şimdi Manastır koyunda çok fazla maddeler sıralanmış. Savcı hanım da bunu doğrultuda bir rapor hazırlamış. Dava konusu 1/5000 ölçekli nazım imar planı vardı. 1000'lik ve 100.000'lik vardı biliyorsunuz. Ancak 1/25000 ölçekli çevre düzeninde planına ilişkin emsal 0.10 yapılaşma koşulu geçemez hükmüne karşın konusu planlarda emsal 0.50 yapılaşma koşulunun verilmesinin üst ölçekli planla uyumlu olmadığı görülmüştür diyor. Mevzuatlar açısından uygun olması şartıyla ifadesi çok genel bir ifadedir. Bu kurum görüşü değildir. Lütfen önlerine gelen planları idareler önem vererek incelesinler. Bunun dışında bizim kıyılarla ilgili Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nın bir projesi, planı var biliyorsunuz. Bütünleşik kıyı alanları planı deniliyor. Onunla ilgili ilişkisi de incelenmiş. Aydın-Muğla-Denizli planlama bölgesi 1/100000 ölçekli çevre üzerine planlık hükümleriyle paralel olan bütünleşip, kıyı planı yani aslında ikisi birbiriyle örtüşüyor. Uygunluk kıyı alanlarında deniz ve yat turizminin güçlendirilmesi ve desteklenmesi bunun için ise kıyı alanlarının yeni yapılaşmaya açılmaması da gerekli kılındığı ancak dava konusu çevre düzeni plan değişikliğinin alanın Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi Turizm Merkezleri plan niteliğini yalnızca turizm tesis alanı olarak değerlendirerek yeni yapılaşmaya açmaya olanak sağlayacak ve mevcut çevre düzeni planı ile bütünleşip kıyı alan planı ilke ve kararları ve hükümlülerin aksine bir mekansal düzen ortaya sunacak bir içerikte olduğu görüldüğünden dava konusu çevre düzeni planı değişikliğinin imar mevzuatı şehircilik ilkeleri ve planlama esaslarına uygun olmayan bir içerikte olduğu görülmüştür diyor. Bu da aslında kıyı bölgelerimizin Didim'de nasıl değerlendirilmesi gerektiği kararlarına göre açıkça ortaya koyuyor. Dileriz ki bundan sonra kıyı bölgelerine yan yana yan yana beşer katlı kocaman kocaman otellere açan imar planı kararlarıyla karşılaşmayız. dava konusunun parsel bazlı bir ayrıcalıktır. Rant Kararı içerdiğiydi ki bunu söylüyor zaten savcılık da. Mevzuatlara bir kez daha dikkat edilmesi, şehircilik ilke ve esaslarına uygun planların yapılması ve ciddi ciddi kurum görüşleri hazırlanırken incelemelerin yapılması bu anlamda önemlidir. Yazıktır, vakit kaybıdır. Zaman kaybıdır. Didim'in daha iyi yatırımlara ihtiyacı var. Plan kararlarımızı da buna göre oluşturmamız gerekiyor" ifadelerini kullandı.

HÜRAYDIN HABER